Kilo vermekte zorluk çeken bireylerin alışkanlıklarını değiştirmeleri gerektiğini vurgulayan Diyetisyen Mervenur Gülşen, direnç kilosu kavramı hakkında bilgiler sundu.
SON KİLOLARI VERMEK ZORLAŞABİLİR
Kilo verme sürecinin başlarda hızlı ve cesaretlendirici olabileceğini belirten Dyt. Gülşen, bunun ardındaki temel sebebin vücudun yeni bir beslenme düzenine adaptasyon süreci olduğuna dikkat çekti. Dyt. Gülşen, “Bu süreçte vücut, ödem atarak hızlı bir kilo kaybı yaşayabilir. Ancak zaman geçtikçe, vücudun beslenme alışkanlıklarına uyum sağlamasıyla birlikte son kiloları vermek zorlaşır. Bireyler, diyetlerine sadık kalsalar bile tartıdaki rakamın değişmediğini fark edebilirler. Bu durum ise ‘direnç kilosu’ olarak adlandırılır” şeklinde ifadelerde bulundu.
DİRENÇ KİLOSU NEDEN ORTAYA ÇIKAR?
Direnç kilosunun oluşmasında farklı etkenlerin etkili olduğunu vurgulayan Dyt. Gülşen, “Vücudun kilo vermekte direnç göstermesi, sürekli aynı beslenme stilini devam ettirmek, hormonal dengesizlikler, vitamin ve mineral eksiklikleri ya da sindirim sorunları gibi faktörlere bağlı olabilir” şeklinde görüş belirtti.
BESİN TÜKETİM KAYDI TUTULABİLİR
Direnç kilosunun üstesinden gelmek için atılacak önemli adımlardan bahseden Dyt. Gülşen, “Farkındalığı artırmanın bir yolu, besin tüketim kaydı tutmaktır. Bu sayede bireyler, gün boyunca içtikleri su miktarını, tükettikleri besinleri ve egzersiz seviyelerini takip edebilirler. Böylece olası kaçamakların farkına varmak mümkün hale gelir” diye açıkladı.
YÜKSEK PROTEİNLİ DİYET UYGULAYIN
Diyet alışkanlıklarını değiştirebilmenin önemini vurgulayan Dyt. Gülşen, “Basit karbonhidrat tüketimini azaltmak veya tamamen ortadan kaldırmak, protein ağırlıklı bir beslenme planı uygulamak metabolizmayı hızlandırır ve yağ kaybını destekler. Kontrol altında, kalori kısıtlaması içeren bir ketojenik diyetin de direnç kilosunun üstesinden gelmekte etkili bir yöntem olabileceğini eklemek isterim. Ketojenik diyet, yağ kaybını yüzde 95 oranında desteklerken incelme sürecini hızlandırır. Ayrıca, yalnızca yürüyüş yapmak veya düşük yoğunluklu egzersizlerle sınırlı kalıyorsanız, rutininizi değiştirin. Haftada 2-3 kez yüksek yoğunluklu antrenmanlar (HITT) yapmak, direnç kilosunun atılmasına yardımcı olabilir” dedi.
STRESİ AZALTIN
Direnç kilosunun en önemli sebeplerinden birinin stres olduğunu belirten Dyt. Gülşen, “Diyet programları bazen vücutta ekstra bir baskı yaratabilir. Zamanla direnç kilosunda kalındıkça stres seviyesi artar, bu da kortizol hormonunun artışına yol açabilir. Yüksek kortizol seviyeleri, vücudun yağ depolama eğilimini artırır. Bu nedenle, stres yönetimi, direnç kilosunun aşılmasında büyük bir öneme sahiptir” şeklinde sözlerini sürdürdü. Dyt. Gülşen ayrıca, açık hava egzersizleri ve doğru nefes tekniklerinin stres seviyelerini düşürmeye yardımcı olabileceğini belirterek, bireylerin direnç kilosuyla savaşırken sadece beslenmeye değil, aynı zamanda psikolojik iyi oluşa da dikkat etmeleri gerektiğini ifade etti.