1. Haberler
  2. GÜNCEL
  3. İmamoğlu’nun Diploması Soruşturmasında Yeni Gelişme

İmamoğlu’nun Diploması Soruşturmasında Yeni Gelişme

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu’nun lisans diplomasının sahte olduğuna dair iddialar üzerine yürüttüğü soruşturmaya devam ediyor.
Bu çerçevede, Girne Amerikan Üniversitesinin kurucu ortağı Özalp Tozan, “şüpheli” sıfatıyla ifade vermek üzere çağrıldı.
Tozan, ifadesinde 1986 yılında Serhat Akpınar ile birlikte Girne Amerikan Üniversitesini kurduklarını, University College of Northern Cyprus (UCNC) adı altında Southeastern Üniversitesi Washington ABD kampüsünün afiliye kampüsü olması için bir anlaşma yaptıklarını belirtti.

“GİRNE AMERİKA’NIN O DÖNEMDE KESİNLİKLE DENKLİĞİ YOKTUR”

Tozan, çalıştıkları dönemlerde üniversitenin Türkiye tarafından tanınmasını sağlamak adına herhangi bir başvuruda bulunmadıklarını ifade ederek, şu açıklamalarda bulundu:

“Zaten uluslararası anlamda tanınan bir üniversiteydi. Girne Amerikan Üniversitesi, Amerika’daki üniversitenin çatısı altında afiliye olarak kuruldu. Benim görev yaptığım dönemde, Girne Amerikan Üniversitesinin kendi imzasıyla verdiği mezuniyet diploması bulunmamaktadır. İlk mezunlarımızın diplomaları, Amerika’dan gelen Southeastern Üniversitesinin rektörü tarafından verilmiştir. Benim yöneticilik yaptığım 1986-1992 yılları arasında üniversiteye kayıtlı olan herkes bilir ki, bu üniversitenin Türkiye’de denkliği yoktur. O dönemde Girne Amerikan Üniversitesi’nin denkliği kesinlikle yoktur. Bu durumu net bir şekilde ifade ediyorum. Bizim denkliğimiz, Amerika’daki üniversitenin denkliğinden kaynaklanmaktadır. O zamanlarda üniversite tanıtımlarında da bunu belirtirdim. Kayıt kabul işleri müdürü olarak, öğrencilerime kesinlikle yanlış bilgi vermedim. Girne Amerikan Üniversitesi’nin diploma vermeyeceğini, fakat anlaşmalı olduğu üniversite üzerinden diploma alacaklarını açıkça söyledim. Tanıtım konuşmalarının ve genel bilgilerin tamamı bu şekildedir. O dönemde Girne Amerikan Üniversitesine kayıt yaptıran öğrenciler, Türkiye’de denkliğin olmadığını bilirken, Amerika’daki bağlı olduğu üniversitenin denkliğinden yararlandıklarının da farkındaydılar. Girne Amerikan Üniversitesi’nin Türkiye’de denkliği yoktur. Denkliği dolaylıdır ve Amerika üzerinden geçerlidir.”

“İMAMOĞLU’NU KESİNLİKLE TANIMIYORUM”

Özalp Tozan, Ekrem İmamoğlu’nun kendisini bilgi alınacak kişiler listesine yazma nedenini bilmediğini, bunun İngilizce hazırlık okulundaki tüm kadroyu kendisinin kurmasıyla ilgili olduğunu düşündüğünü belirtti ve şunları söyledi:

“Kendisini şahsen kesinlikle tanımıyorum. Neden böyle bir şey yazıldığını bilmiyorum. İstanbul Üniversitesi, bu konu hakkında benimle hiç irtibata geçmedi. Binlerce öğrencim var; bu yüzden hatırlamam mümkün değil. Girne Amerikan Üniversitesi bir vakıf üniversitesi değil, özel bir şirket üniversitesidir. Bunu netleştirmek isterim. Örneğin, Bilkent Üniversitesi bir vakıf üniversitesidir. Yatay geçiş, sadece denk olan kurumlar arasında yapılır. O dönemde çok az üniversite bulunduğu için üniversiteler arası geçişin yalnızca denk olan kurumlar içinde olacağı, üniversiteler tarafından bilinmekteydi. Dolayısıyla, özel bir üniversiteden devlet üniversitesine geçiş nasıl mümkün olabilir, bunu anlamıyorum.”

“TÜRKİYE’DEKİ ÜNİVERSİTELER GEÇİŞ YAPILAMAYACAĞINI BİLİYORDU”

Tozan, İstanbul Üniversitesine geçiş yapan birini tanımadığını ve bu durumu hatırlamadığını ifade ederek, “O dönem Türkiye’de sadece birkaç üniversite vardı. Zaten Girne Amerikan Üniversitesi, başka üniversitelere öğrenci geçişi yapılmasını istemezdi; bu nedenle 80-100 öğrenci kaybetmeyi tercih etmezdi. Bu bağlamda, Türkiye’deki birçok üniversitenin geçiş yapılamayacağını bildiğinden eminim. Ben hayatım boyunca kimseye bu konuda referans vermedim. Tek amacım, Kıbrıs’a ekonomik anlamda katkı sağlamaktır.” dedi.

NE OLMUŞTU?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun lisans diplomasının sahte olduğuna dair gelen ihbarlar ve Yükseköğretim Kurulu tarafından hazırlanan raporda bulunan sahtelik tespitleri üzerine “resmi belgede sahtecilik” suçundan soruşturma başlattı.

Soruşturma çerçevesinde 5 Mart’ta İmamoğlu’nun ifadesi alınmıştı.

Başsavcılık, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’ne gönderdiği ilk yazıda, Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) araştırma raporunda bu dönemde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yalnızca Doğu Akdeniz Üniversitesinin tanındığına dikkat çekmişti.

Raporda, yatay geçiş işlemlerinde yükseköğretim kurumlarının tanınırlığı şartının aranması gerektiği vurgulanırken, dolayısıyla University College of Northern Cyprus’ın (UCNC) tanınırlığı olmayan yatay geçiş işlemlerinin İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanlığınca YÖK kararlarına uygun olarak yürütülmediği ifade edilmiştir.

Başsavcılık yazısında, “YÖK Başkanlığının araştırma raporu kapsamında, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanlığı tarafından tanınırlık, yatay geçiş kontenjanları, ilan süreleri ve yatay geçiş kabulüne dair idari işlemlerin YÖK kararlarına aykırı olarak yapıldığı tespit edilmiştir. Bu doğrultuda, bahse konu diplomanın kullanılmasıyla ilgili hukuken telafisi mümkün olmayan sonuçların doğmaması adına gerekli işlemlerin bir an önce başlatılması gerekmektedir.” ifadelerine yer verilmiştir.

İBB Başkanı İmamoğlu’nun İstanbul Üniversitesinde gördüğü eğitimle ilgili tüm belgelerin onaylı suretlerinin istenildiği belirtilen yazıda, 12 Eylül 1990’da yatay geçişin kabulüne dair sürecin kimler tarafından yürütüldüğünün tespit edilmesi talep edilmiştir.

Ayrıca, yatay geçişe dair raporda belirtilen tarihlerde benzer işlemlerin yapılıp yapılmadığına dair cevapların da acilen savcılığa iletilmesi istenmiştir.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Gece 24 ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!