Matcha Çayının Sağlık Üzerindeki Etkileri
Son Yıllarda İlgi Arttı
Beslenme Uzmanı Öğr. Gör. Kübra Şahin, matcha çayının Japonya’nın geleneksel bitkisi Camellia sinensis’in gölgede yetiştirilen yapraklarından yapıldığını açıkladı. Diğer yeşil çaylarla kıyaslandığında, matcha çayı yaprakların tamamının kullanılması nedeniyle daha yoğun bir tat ve besin değeri sağlıyor. Çay yaprakları elle toplanarak dahası, damar ve saplarından ayrıldıktan sonra buharla işleme tabi tutuluyor. Ardından, kurutulan yapraklar taş değirmenlerde özel tekniklerle ince toz haline getiriliyor. Kübra Şahin, son yıllarda sağlıklı yaşam ve doğal beslenme eğilimlerinin artması ile matcha gibi doğal ürünlere olan ilginin de yükseldiğine dikkat çekti. Ayrıca, “Matcha, vegan ve glutensiz diyetlere de uygundur,” ifadelerini kullandı.
Matcha Çayının Faydaları
Matcha çayının sağlık yararlarını vurgulayan Öğr. Gör. Kübra Şahin, “Yüksek antioksidan içeriği ile bağışıklık sistemini güçlendirir ve hastalıklara karşı koruma sağlar. Metabolizmayı hızlandırarak yağ yakımını desteklemesi de önemli bir avantajdır. Ayrıca, A, C ve E vitaminleri gibi vitaminler ile magnezyum, potasyum ve demir gibi mineraller bakımından zengindir. Lif içeriği sayesinde sindirim sağlığını destekler. İçerdiği L-theanine aminoasidi ise kafein ile dengeli bir enerji sağlar ve stresi azaltır. Bu özellikleri sayesinde, zihin açıklığı, odaklanma ve konsantrasyonu artırdığı bilinir,” dedi.
Aşırı Tüketimin Yan Etkileri
Öğr. Gör. Kübra Şahin, aşırı matcha çayı tüketiminin sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtti. “Matcha, yüksek kafein içeriğine sahiptir. Fazla alımı; uyku bozuklukları, anksiyete, kalp çarpıntısı ve baş ağrısı gibi kafein ile ilişkili yan etkilere neden olabilir. Ayrıca sindirim sorunları, bulantı ve ishal gibi rahatsızlıklara yol açabilir. Yüksek oksalat içeriği demir emilimini olumsuz etkileyebilir ve kirlenmiş matcha tozları ağır metal toksisitesini artırabilir,” diye ekledi.
Böbrek Taşı Riski
Matcha çayının lif içeriğinin sindirim sisteminin düzenlenmesinde yardımcı olduğunu ifade eden Kübra Şahin, “İçerdiği antioksidanlar mide zarında iltihaplanmayı azaltabilir. Ancak asidik yapısı mide rahatsızlıkları ve reflüye sebep olabilir. Fazla tüketim mide bulantısına neden olabilir. Ayrıca, yüksek oksalat içeriği böbrek taşı oluşumuna katkıda bulunabilir. Kafeinin diüretik etkisi de vücuttan sıvı atılımını artırarak böbreklerin aşırı çalışmasına yol açabilir. Kalitesiz matcha tozları, karaciğerin detoksifikasyon işlevini zorlayacak ağır metaller veya pestisit kalıntıları içerebilir. Bu durum, uzun vadede organ sağlığına zarar verebilir,” dedi.
Hamilelik ve Emzirme Dönemindeki Kadınlar için Uyarılar
Bazı bireylerin matcha çayı tüketiminde dikkatli olmaları gerektiğine dikkat çeken Kübra Şahin, “Böbrek taşı geçmişi olanların matcha çayı tüketiminde tedbirli olmaları gerekir. Ayrıca karaciğer hastalığı veya bozukluğu bulunan kişilerin, matcha’nın potansiyel toksinlerini göz önünde bulundurarak dikkatli olmaları önemlidir. Anksiyete, kalp ritmi bozuklukları ya da uyku sorunları yaşayan bireyler kafeine duyarlı olduğundan, bu çayı fazla miktarda tüketmemelidir. Hamilelik ve emzirme dönemindeki kadınlar için yüksek kafein alımı önerilmez. Kafein, fetüs ve bebeklerin sağlığını olumsuz etkileyebilir. Ayrıca mide rahatsızlıkları veya reflü gibi sorunları olan bireyler, matcha’nın asidik yapısının rahatsızlık hissine yol açabileceğini unutmamalıdır,” ifadelerini kullandı.
Günde 1-3 fincan tüketilmesi öneriliyor.
Öğr. Gör. Kübra Şahin, sağlıklı bireylerin hem sağlık faydalarından yararlanması hem de aşırı kafein ve oksalat alımından kaçınmak amacıyla günde 1-3 fincan matcha çayı tüketiminde bulunmalarını tavsiye etti.